7 Şubat 2013 Perşembe

Şiddet..

Hayatımızın her anında var olan, bazılarımızın göz ardı ettiği, bazılarımızın kabullendiği, bazılarımızın sesini duyurmaya çalıştığı acı bir gerçek.. Sadece fiziksel şiddet değil üstelik..Ruhsal şiddet..Sözlü Şiddet.....

Kadına ya da erkeğe şiddet uygulamak için illa dövmek, dövdürmek, bir silah aracı kullanmak gerekmiyor. Laflarla da, özgürlükleri kısıtlamayla da gayet güzel şiddet gösterebiliyoruz karşımızdakine.. Paylaşamadığımız neyse?

"Kadına şiddette dünya ikincisiymişiz..." 

Ne kadar acı değil mi?

Şiddet zayıflık göstergesidir..Kendine güvensizliğin işaretidir. Karşındakini aşağılıyorsan, küçük görüyorsan, sözlü ya da fiziksel olarak ona zarar veriyorsan asıl sen ACİZSİN..!!! Çünkü kendini bununla güçlü sanırsın..Elinde başka bir şey yoktur çünkü.. Başka bir dayanak.. Söyleyecek sözü yoksa bağırır insan, ezmeye çalışır karşısındakini (insan dediysem.....). Aynaya bakmaz hiç..Kendi yaptıklarına her zaman bir mazereti vardır.. İŞ STRESİ.. YORGUNLUK.. ALKOL.. UYUŞTURUCU.. KISKANMA.. BUNALMA.. Bunların hiç biri şiddeti haklı çıkarmaz halbuki.. Hiç biri bahane olamaz yapılan zulme.. Karşındakinin bedeninde, ruhunda açtığın yaraların açıklaması olamaz ki.. 

Peki hukuk ne yapar? 

Kadın şikayet eder, karakolda kocasına/babasına geri teslim edilir.. Dayak yer hastanelik olur, adam ifade verir serbest kalır.. Bıçaklanır/vurulur ya da dayaktan öldürülür ve artık iş işten geçmiştir. Ölene kadar sahip çıkmadığın vatandaşına/arkadaşına/karına/kızına öldükten sonra ağlasan ya da cezalandırsan ne yazar.. Giden gitti.. Günde hatta saatte kaç can gidiyor bu sebeplerden.. O kahrolası elleriniz havaya kalktığında, o sesleriniz yükseldiğinde karşınızda kendi annenizi/kızınızı düşünün..VİCDANINIZ VARSA EĞER...!!!

PINAR ESER TERZİ  07.02.2013


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder